6 Ocak 2013 Pazar

Yumuşak Toprak

içim sana yankı
sesim boşluğuma çarptıkça 

ulaşmayan mektupların ilk satırlarında gizli
annemin kekik tüten sesi, saçları gölgeli
bana oynanmayan yasak oyunlar sunan
badi parmaklar, sevdikçe, direndikçe uçan
bu şehir insanın gözlerini baykuşlara yedirir
bu şehir şiiri ala kargaların ciğerine yedirir

salıncağım üflesen göğe devrilir

gölgemi içtim diye
ötekileştim

oysa gölge içilmeliydi ki
aydınlık kalsın geriye

duvar çatlaklarına sızıp ağladım diye
sarmaşıklarla usanmadan terli seviştim diye

kelamlarım asfalta döküldü

ah, vah’a en yakın andır
ağaçlardan öğrendim

kiraz yedim
göğüs kafesim çekirdek
üzüm yedim
suyu karıştı canıma

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder